İTİRAF - İSKENDER PALA

Herkese Merhaba, 

Bloguma hoş geldiniz. 

Bugün İskender Pala'nın İtiraf Kitabı ile karşınızdayım.  

(Molla Lütfi)

Kitabın Konusu 

İntikam ve hırs…

İyilik veya kötülük…

Siyah ile beyaz…

Ve zıtların arasında savrulan hayatlar…

Konstantinopolis’in İstanbul’a dönüştüğü yıllar… Hıristiyan hasımlarının Büyük Kartal diye andıkları Fatih’in, şehrine âlimleri davet etmekle kıvanç duyduğu, devletini ilimle ve sanatla yükseltmenin rüyalarını gördüğü, ulemanın tamamen özgür düşünceyi savunduğu, devletin yükseldikçe yükseldiği bir dönem… Ve eşsiz şöhretlere sahip Osmanlı ulemasının arasına sızmış bir kâfir. İntikam ateşinde kavrulmuş kötülük dâhisi bir zihin. Molla Lütfi, Ali Kuşçu, Sinan Paşa, Bellini ve daha niceleri… Kurbanlar, kurbanlıklar…

İtiraf  her cümlesi hayretle ve merakla okunacak bir roman.
İskender Pala’nın her zamanki yetkin kaleminden…

(Tanıtım Bülteninden)

(Sinan Paşa)

Kapak Tasarım: Utku Lomlu

Hamur Tipi : 2. Hamur

Sayfa Sayısı : 248

Sayfa Sayısı : 13,5 x 19,5

İlk Baskı Yılı : 2019

Baskı Sayısı : 1. Basım

Yorum

Ben bu kitabı beğendim. Eleştirimin olumlu olduğunu bende güzel intiba bıraktığını söyleyebilirim. Ben İskender Pala'yı ilk kez Lise de okumuştum. Od kitabı idi o zaman o kitap bana çok güzel gelmişti. Üslup yönünden de tadı dimağımda kalmıştı. İtiraf kitabı ise 2018 Aralık ayında çıkmış bir kitap olduğu için ben biraz daha ağır bir kitap bekledim. Ama İskender Pala biraz daha sadeleştirmiş. Belki de okunmak için böyle bir uslüpla yazıyor olabilir. Ben kitaplarda bilmedim kelimeleri görmek istiyorum. Sanırım bunu isteyen tek bir insan var ise o da ben olabilirim.  Ben de ki Yavuz imajını biraz değiştirdiğini de söyleyebilirim. Çünkü her an Yavuz'un Kargayı öldüreceğini düşündüm. 

Hikayeyi kötü karakter üzerinden anlatması iyi bir yöntem bu yönü beğendim. Ama olayı diğer insanların da gözünden izlemek isterdim. Örneğin, Sinan Paşa'nın ya da Molla Lütfi'nin gözünden de okumak güzel olabilirdi. 

Bir de Karga karakterinin kötülükten vazgeçeceğini düşündüm ama vazgeçmedi. Yaptı yapacağını, neyse ki Allah çok affedicidir. Ama Kargaya cevabım. 

Neyse bir beğendim yan ise böyle insanların gerçek olduğu her an varlar. Ve inkarlarıyla dertlerim yok çünkü o Allah ile onların arasında bir mesele ama belki de bizim milletimiz böyle insanların çokluğu nedeniyle gelişemedi. Aslında herçağ da bu tarz olayları yaşıyoruz. Aynı şeyleri günümüzdeki insanlara dahi yaplıyor. Hem de bilinçli olarak bir çok insan itibarsızlaştırılıyor. Bir de cemaatler olayı var ki hala bitmedi. Belki 15 Temmuz da dahi bundan ders çıkaramadık belki ama çoğu insan Cemaatlerin ne kadar tehlikeli olduğunun farkına varmış durumda. 

Tarihi roman ve tarih okumayı çok seviyorsanız ben tavsiye ediyorum. 

(Bellini Fatih Sultan Mehmet Tablosu)

 Alıntılar 

Insanların pek çoğu bir kuklacıyı seyreden çocuk gibidir. Kuklalar oynar, bağırır, oturur, kalkarken çocuk sevinir, güler, üzülür, eğlenir. Izlediği hareket ve fiilleri kuklaların yaptığını sanır; kuklaların kendi başlarına hareket edemeyeceklerini, bu hareketi onlara veren bir kuklacının olduğunu bile düşünmez.

Hırs, üç köşeli bir dikendir,cebine nasıl koyarsan koy,sana batar!

"İnsan ya bir şey yazmalı ya yazmaya değecek bir şey yapmalı!"

“Siz hep dersiniz ya hünkârım, cihanda hangi fidan vardır ki yetişip saye salsın da âkıbet hazana ermesin; felekte hangi saadet yıldızıdır ki kemalin zirvesine erdikten sonra zevalin deryasına batmasın? Hocam Molla Lütfi de bana göre o yıldızlardan biriydi, battı.”

“Kötülük ve iyilik gerçeğin iki yüzüdür. bir söz hakikat olduktan sonra kötülüğün tasviri de bazen iyilik doğurur.”

Görüşmek Üzere.....