13 Temmuz 2016 Çarşamba

Terör ve Diğerleri - 2

Merhaba,

Geçen yazımda Terör ve terörizm ile ilgili genel bilgiler vermiştim.  Hatırlamak isteyenler veya hiç okumadıysanız hemen bir tık ile yazıya ulaşabilirsiniz. Bu konu günümüzde insan oğlunun uğraştığı en ciddi sorunlardan birisi olduğunu hatta Fransız İhtilal'i itibariyle terör kavramı dünyaya yayıldı. Şiddet içerikli her eylem aslında terördü. Neden yakın tarihin ve günümüzün sorunu olarak bakıyoruz ki? Terör her zaman vardı. Terör insanla birlikte vardı. İnsanın varlığının sonuçlarından biriydi. Ama negatif yönde sonuçlarından biriydi.



Üzerinde düşünülünce İbrahimi kaynaklarda yer alan Habil ve Kabil'in hikayesi bize ip uçları verir. Tarihin ilk şiddet eylemi olarak ben bu olayı biliyorum. Terör bu şekilde başladı. Ardı arkası kesilmeyen savaşlarla bugünlere geldik.

Peki Terör sadece Fiziksel şiddetle mi var? Bana göre cevap hayır. Epistemik şiddet (insana zorla birşeyler öğretme), ahlaki şiddet ( sizi kendi ahlaki kalıplarına sokmaya çalışır), duygusal şiddet (kapris gibi) ve bir çok alanda şiddete maruz kalıyoruz yahur şiddeti uyguluyoruz. Bu mantıkla aslında hepimiz birer terörist oluyoruz.

Yani şiddet her zaman bizimleydi. Ya da Terör hep bizimleydi. Hayatımızın her anında yer alan şiddet bizim vazgeçilmezimiz olmuş. Anne çocuğuna terlik fırlatırken şefkatle beslenen bir şiddet vardır. Üzerinde düşündüğümde şiddet belki de biz insanların en büyük imtihanı. Neden mi? Çünkü bir başka insan olumsuz yönde etkileniyor. Hakkına giriyoruz.  İnsanın bu noktada Habil'i örnek alarak sabretmesi gerekir. 

Onlara, Adem'in iki oğlunun haberini gerçek olarak oku. Hani ikisi de birer kurban sunmuşlardı da, birinden kabul edilmiş, ötekinden kabul edilmemişti. Kurbanı kabul edilmeyen, "Andolsun seni mutlaka öldüreceğim" demişti. Öteki, "Allah ancak kendisine karşı gelmekten sakınanlardan kabul eder" demişti. (Maide: 27)

"Andolsun! Sen beni öldürmek için elini bana uzatsan da ben seni öldürmek için sana elimi uzatacak değilim. Çünkü ben âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım." ( Maide -28)

bu ayetlere göre Habil şiddete karşı çıktı. Hatta dünyadaki ilk pasifizmin ve şiddet karşıtlığının ilk savunucusu oldu. Biz insanlar birlikte şiddetin karşısında durabiliriz. 

Terör, günümüzde insan oğlunun varlığının temel bir sonucu iken şimdi terör sadece taraflardan birinin üzerine yıkılıyor. Orta Doğu Coğrafyası'na ve Dünyada ki tüm müslümanların üzerine yıkılmaya çalışılıyor. Ben bu yargıyı yazı dizimde kırmaya çalışıyorum. Bir sonraki yazımda terörün dallarını inceleyeceğim. 

Küçük bir ricam var arkadaşlar, Bu yazıları siyasi kaygılarla yazmıyorum. Bu yazıyı insanlık kaygımla yazıyorum. bir müslüman olmam sebebiyle bu konu kanıma dokunuyor. Lütfen yorumlarda siyasi çıkarımlarda bulunmayın lütfen. Yorumları küfür olmadığı sürece yayınlıyorum.Ama siyasi yorum yaparsanız saygı duyup yayınlarım, Umarım derdimi anlatabilmişimdir.



10 yorum:

  1. Psikolojik şiddet pek görünmüyor ama yüksek oranda diye düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet bence de, çünkü en ağır şiddet çeşidi olarak görüyorum, psikolojik şiddeti :)

      Sil
  2. Şiddet denildiğinde genelde fiziksel olanı algılanıyor ama çok güzel şekilde belirttiğin gibi çok farklı boyutları var. Bunlar da en az fiziksel olanı kadar insanlara zarar veriyor ve bizleri ayrıştırıyor, terörün diğer türlü olanlarına zemin hazırlıyor. Habil ve Kabil'in hikayesi beni en çok etkileyenler arasında, görselde yer alan çizgi filmi de izlemiştim, çıkarılacak çok anlam ve dersler var bu hikayede. Emeğine sağlık, devamını merakla bekliyorum, benim için güzel gidiyor. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Yazının devamı inşallah gelecek :)

      Sil
  3. Faydalı bir yazı olmuş canım, eline sağlık. Az çok kim destek veriyorsa buna hepsi vebal altında...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen canım, Allah hepsini bildiği gibi yapsın...

      Sil
  4. Bir de biz insanlara kulak verip dinleyenler lazım, Terör hep vardı hep olacak ama sırf bu cümle yüzünden de ipin ucu tamamen ortaya bırakılmamalı şimdi tam o günleri yaşıyoruz zaten istenilen de bu.
    Ne yaparsak yapalım ;gözünü para pürümüş silah tüccarları ve siyaseti hırs larına alet edenler yüzünden ,gözü yaşlı çok çocuk olacak bu dünya da:(((
    Her şeye rağmen umudu yitirmeden hep ileriye bakmayı bilmek zorundayız. Sevgiler .

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız, insan kendini salmamali bu sorunla baş edebilecek erdemi göstermeliyiz.

      Sil
  5. Habil ile Kabil olayını ben ilk duyduğumda çok etkilemişti iki kardeş arasında olanlar .
    Ve şiddet denilince aklımıza fiziksel şiddet geliyor gerçekten simdi düşününce insanlar birbirine ruhsal anlamda şiddet uyguluyor ya ama terörizm denilince ilk akla gelen Orta Dogu olan olaylar geliyor insanın aklına hep Avrupalıların bize uyguladığı psikolojik şiddet geçen gün YouTube'de ırkçılıkla ilgili bir video izledim siyahi çocukların önlerine biri beyaz diğeri siyahi oyuncak bebek koyup sorular soruyorlar ve çocuklar çirkin olanı ,kötü olanı siyahi oyuncak bebeğini gösteriyorlar ve sonra oradaki spiker peki ya sen hangisine benziyorsunuz diyince kafalarını eğip siyahi olanı gösteriyorlar işte Dünya bu hale gelmiş :'(

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...