1 Aralık 2018 Cumartesi

ARDA DENKEL - KUŞKU VE GERÇEK


ARDA DENKEL KUŞKU VE GERÇEK

Algı, dış dünyadan duyu organlarıyla edindiği girdileri anlıkta tasarımlar biçiminde kurar duyu organlarıyla edindiği girdileri anlıkta tasarımlar biçiminde kurar bu tasarımlar bilincimizin içeriğini ve dış dünyaya değin deneysel bilgimizin temelini oluşturur.
Doğa üzerinde etkili olabilmesini bilinçli eylemine borçlu olan insanın içgüdüleri varlığını sürdürmesine yetecek ölçüde güçlü değildir. Böylece, bilinçli davranışa temel oluşturan deneysel bilginin insan yaşamı için gerekli koşul oluşturduğu öne sürülebililr. İnsan üzerinde dış dünya hakkındaki tasarımlarını ve bilgisini oluşturduğu anlık ve buna bağlı olarak bilinç içeriği ögesini katabiliriz. Bu ögeyi tasarımlar ortamı ya da tasarımlar dünyası olarak adlandırabiliriz.

İnsan dış dünyanın deneysel bilgisi konusunda duyu deneyleri ve algısı ile kesin olarak sınırlanmış bir varlıktır. dış dünyadaki değişikliği ancak anlığımıza yandısıdığı biçimiyle kavrayabiliyoruz. Bu sınırlılık olgusunun içerdiği önemli bir sonuç ise şudur: dış dünyada meydana gelen bir değişikliği, algımın içeriğinde farkına vardığım değişikliğe karşılaştırmam olanak taşınır. Bunun nedeni, yukarıda açıklandığı gibi dış dünyayı doğrudan ve algıdan bağımsızı olarak tanıma olanağının bulunmayışıdır. Algı içeriğim ve tasarımlanı kavraya bildiğim anlamda dış dünyayı kavrayamam.
Bir dış dünya ve anlık ayrımı yaptıktan sonra eğer algı içeriğimizi, onun tasarımı olduğu dış dünya bölümü ile karşılaştırma olanağımız bulunmadığı ortaya çıkıyorsa, algımızın dış dünyayı bize doğru olarak yansıttığının bir deneysel bilgi olduğu da söylenemeyecektir.
Deneysel bilginin ve buna bağlı olarak bilimin, bir dış dünyaya ilişkin olmak iddiasını sürdürdüğü ölçüde, deneysel olmayan bir varsayım üzerinde temellendiriyor olduğudur. Deneysel olan bilimin her bir önermesi doğruluğunu, dış dünyayı yansıtan tasarımlarımızın dış dünyayı doğru olarak yansıttıkları varsayımına borçludur. Oysa deneysel bilim, bu ilk varsayımın doğruluğunu deneysel olarak tanıtlamaktan henüz ilkesel düzeyde bile yoksundur. Bilimsel ve deneysel açıdan bu konuda pek yapılabilecek bir şey olmadığına göre yukarıda çıkarsan felsefi sonuçlardan daha iyimser olanlarını çıkarsayamadığımız sürece dış dünya bir varsayım olmak ötesinde bir ağırlık taşımayacaktır. Deneysel .bilginin, bilimin kabul ettiği gibi dış dünyanın bilgisi olduğunu da bir varsayım niteliğini aşamayacak ve deneysel bilginin gerçekte ancak dış dünyayı yansıttıklarına inandığımız tasarımlarımızın bilgisi olduğu ortaya çıkmış olacaktır. İşte bu genel görüş diye nitelendirdiğimiz karşısına çıkan felsefi güçlüklerden yalnız biridir.
Algı içeriğimizi tutarlı bir bütün oluşturur. Algımız o ölçüde tutarlıdır ki, dış dünyada bir değişiklik yaptığımızda bunun sonuçlarını önceden kestirebiliyoruz. Algının bu denli tutarlı olmasından onun keyfi olmak yerine bizden bağımsız bir gerçekliği doğnu olarak yansıttığı yani deneysel bilginin temel varsayımın doğru olduğu sonucu çıkarsanamaz mı?
Gerçekliğin karşısındaki tutuma kuşkuculuk diyoruz. Kuşkuculuk yalın gerçekçiliğe karşı o denli güçlü uslamlamalar çıkarmıştır ki, deneysel bilginin olanaklı olduğunu gösterebilme çabası içinde birçok değişik felsefi tutum ve açıklama doğmuş ve hatta bunlardan kimi deneysel bilginin olanaklı olduğunu göstermek uğuruna dış dünyanın varlığını yadsımak durumda kalmıştır.
Dış dünya hakkında anlığımızda oluşan tasarımların kaynağı duyum ve bunun üzerine kurulan algımızdır. Tasarımların kökeni dış dünyanın kendisi oluştursa bile onların kaynağı bu kökenden etkilenen duyumdur. Bu aşamada algı ve duyum içerikleri arasında bir ayrım gözetmeden bunların renkler, biçimler sesler kokular, dokunun ve tatlar gibi tasarımlardan oluşturduğunu söyleyeceğiz. Anlık ta oluşan her bir algı tasarımını bir algı inancında verebiliriz.  Yalnız bu biçimdeki her önereme gerçek algı önermesi değildir.
Herhangi bir önermenin yalnızca bilişi değil de bilgi verebilmesi onun doğru olmasına bağlıdır. Doğruluk ve bilgi ise kesinliği gerektirir. Kesinlik kuşkunun karşıtıdır. Deneysel bilginin temelindeki varsayımın doğruluğunun deneysel olarak kesin olamadığından deneysel bilginin gerçekten bilgi olduğu konusunda da kuşkuya açık kalmaktadır işte bu kuşkucuyu felsefesine temel yapana kuşkucu diyoruz.  Kuşkucu duyu deneyimlerimizin güvenilir olmadığını göstermek amacıyla kuşkucu, şu görüşlere yer vermektedir:
1)      Algımız bizi sık sık yanıltır.
2)      Algımızın yanılıp bize var olamayan şeyler gösterdiği veya var olanları da olduklarından farklı biçimde yansıttığı olağandışı durumlar
Algının Değişmesinden Uslamlama
a)      X nesnesinin algısı olarak adlandırdığımız duyu deneyleri değişen koşullara göre değişiklik gösterirler
b)      X nesnesinin kendisi bu koşullara göre değişmez
c)       Şu halde x algısı her zaman xin kendiliğinde olduğu gibi değildir.(yani gerçek ve görüntüsü arasında fark vardır.
d)      Xin hangi algısının x i kendiliğinde olduğu gibi yansıttığını bilemeyiz.
e)      Şu halde xin hiçbir algısı için onun xi kendiliğinde olduğu gibi yansıttığını kesinlikle savunmak olanağı yoktur.

Algının Yanılsamasındaki Uslamlama
a)      Algımız kimi durumlarda yanılır. Yanılgılar yanılsamalar sanrı ve düşler
b)      Bu durumlarda algının yanılgılı olduğunu anlayabiliriz. (yanılgılı algıyı yanılgısından ayırt edemeyebiliriz)

c)       Şu halede her an için hatta sürekli olarak algımız biz anlayamamıza karşın yanılgı olabilir.

d)      Şu halde hiçbir algının kesinlikle güvenilir olduğu savunulamaz.

Kuşkucunun bu uslamlamaları önce görüntünün algının gerçeği olduğu gibi yansıtmayabileceğini ortaya koyduktan sonra, bunu genelleyerek, hiçbir algının gerçeği olduğu gibi verdiğinin kesinlikle ileri sürülemeyeceğine götürüyor. Dikkat edilmesi gereken nokta, burada hiçbir algının doğru olmadığı gibi bir sav bulunmadığıdır. İleri sürülen, kuşkuculuğun gereği olarak ve uslamlamadan tutarlı olarak çıkarsanabilen hiçbir algının doğruluğunun kesin olarak bilinemeyeceği sonucudur.
Sonuç eğer bir dış dünya gerçeklik varsa, bunun deneysel bilgisi yoktur.


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...